Kanser HastalıklarıBilim DünyasıGelecekMedical Teknoloji

Yapay zeka ilaçların yan etkilerini yok edebilecek mi?

Son yıllarda yapay zeka teknolojisi hızla gelişmeye başladı. Pek çok alanda etkili şekilde kullanılan yapay zekanın ilaçların yan etkilerini yok etme konusunda önemli bir yer edinebileceği ifade ediliyor.

Yapay zeka kullanımı her geçen gün artıyor…. Hastalıkları iyileştirmek, önlemek veya semptomları hafifletmek amacıyla hastalara uygulanan ilaçların aynı zamanda yan etkilerinin de bazı durumlarda oldukça önemli sağlık sorunlarına neden olduğu tüm uzmanlar tarafından kabul edilmiş durumda.

Hedef odaklı yeni ilaç adaylarının tasarım ve geliştirilmesi konularının ele alındığı Uluslararası BAU İlaç Tasarım Kongresinde konuşan Prof. Dr. Serdar Durdağı, yapay zeka teknolojilerinin sadece daha etkin yeni aday ilaç moleküllerin tasarlanma ve geliştirilmesinde değil aynı zamanda yan etkilerin de en aza indirilmesinde kullanıldığına dair çalışmaların yürütüldüğünü aktardı.

Yapay zeka hayatın her alanında… Meme kanseri tanısında yeni dönemi

 

Yapay zeka ilaç geliştirme konusunda önemli

Ortalama yaşam süresinin uzaması ile ileri yaşlarda karşılaşılacak sağlık sorunları ve hastalıklara yakalanma riski de artıyor. Bu nedenle yeni tedavilerin keşfine yönelik ilaç araştırma ve geliştirme çalışmaları oldukça önem arz ediyor.

Kısa sürede dünyada bu alanda düzenlenen önemli kongrelerden biri haline gelen ve bu sene 9. kez düzenlenen Uluslararası BAU İlaç Tasarım Kongresi’nde, yapay zekâ teknolojilerindeki gelişmelerin ilaç teknolojilerine aktarımının nasıl olacağı ve geliştirilen yeni ilaçların kısa sürede hastaların kullanımına nasıl sunulacağı tartışıldı.

Yan etkileri daha az ilaçlar geliştirilebilir

Kongre öncesi ilaç endüstrisinde en çok tartışılan konulardan biri olan yan etkiler ile ilgili gelişmeler hakkında bilgilendirmelerde bulunan BAU Eczacılık Fakültesi Dekanı ve aynı zamanda kongrenin başkanlığını da yürüten Prof. Dr. Serdar Durdağı yapay zekâ teknolojilerine vurgu yaptı.

“Yapay zekâ teknolojilerini sadece yeni ilaçların geliştirilmesi için değil aynı zamanda var olan yan etkilerin azaltılması için de kullanıyoruz” diyen Prof. Dr. Serdar Durdağı, “Hem hedefli tedaviler hem de yan etkilerin azaltılması noktasında özellikle derin öğrenme yaklaşımları artık akademik çalışmalarda ve endüstride çok sıklıkla kullanılmaya başlandı.

Özellikle deneysel veriler artmaya devam ettikçe bu veriler geliştirilen modellerde girdi olarak tekrar kullanılarak ilaçların yapıları üzerinde hangi değişikliklerin yapılması gerektiği ile ilgili bilgi elde edilebiliyor.

Bu süreçler hem yeni etkin ilaçların geliştirilme süreçlerini azaltıyor hem de çok sık gözlemlenen yan etkilerin daha da azaltılması hatta yok edilmesi üzerinde önemli etkileri var” şeklinde konuştu.

Hayvan deneyleri yeterli veri toplanarak en aza indiriliyor

Aynı zamanda ilaçların biyolojik aktivite ve yan etkilerini saptamak için hayvan deneylerinin de zamanla yine yapay zekâ teknolojileri kullanılarak azaltılması için çalışıldığını aktaran Prof. Dr. Serdar Durdağı, “Tüm bu çalışmalarda farklı hastalıklara karşı belirlenen bileşiklerin biyolojik aktivite ve toksisite testlerinde kullanılan hayvan deneylerini minimize etmek istiyoruz.

Elbette hayvan deneylerine geçilmesi için sadece bilgisayar üzerinde yapılan in siliko modeller ve çalışmalar yeterli olmuyor özellikle in vitro laboratuvar çalışmalarının da yapılması gerekiyor.” dedi.

Akademik ve endüstriyel uzmanları bir araya getiren kongrede ayrıca Türkiye’de ve dünyada ilaç keşif çalışmaları, Türkiye’nin ilaç geliştirme Ar-Ge çalışmalarındaki dünyadaki yeri, gelecek 10 yıla dönük çalışmalar, ilaç keşif çalışmalarını daha kısa sürede gerçekleştirmek için yapılan son yenilikler ve ilaç aday moleküllerinin sanal ortamda taranmaları konuları ele alınacak.

Yapay zeka nedir?

Yapay zeka insanlar da dahil olmak üzere hayvanlar tarafından, doğal zekânın aksine makineler tarafından görüntülenen zekâ çeşididir. İlk ve ikinci kategoriler arasındaki ayrım genellikle seçilen kısaltmayla ortaya çıkar.

Halk arasında, yapay zeka kavramı genellikle insanların insan zihni ile ilişkilendirdiği öğrenme ve problem çözme gibi bilişsel eylemleri taklit eden makineleri tanımlamak için kullanılır.

Yapay zekâ çalışmaları sıklıkla insanın düşünme yöntemlerini taklit eden yapay yöntemler geliştirmeye yöneliktir ancak bununla sınırlı değildir. Öğrenebilen ve gelecekte insan zekâsından bağımsız gelişebilecek bir yapay zekâ kavramına doğru yeni yönelimler oluşmaktadır.

Bu yönelim, insanın evreni ve doğayı anlama çabasında kendisine yardımcı olabilecek belki de kendisinden daha zeki, insan ötesi varlıklar meydana getirme düşünün bir ürünüdür.

Bu düş, 1920’li yıllarda yazılan ve sonraları Isaac Asimov’u etkileyen modern bilimkurgu edebiyatının öncü yazarlarından Karel Čapek’in eserlerinde dışa vurmuştur.

Karel Čapek, R.U.R adlı tiyatro oyununda yapay zekâya sahip robotlar ile insanlığın ortak toplumsal sorunlarını ele alarak 1920 yılında yapay zekânın insan aklından bağımsız gelişebileceğini öngörmüştür.

Hippocrates

“Vücutta sıcaklığın ya da soğukluğun duyulduğu yer, hastalığın bulunduğu yerdir.” Hippocrates Hipokrat Sağlık ve Bilim Dergisi, size sağlıklı yaşamın sırlarını verecek.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu